İsa’nın gerçekten yaşamış olduğuna Hıristiyan olmayanlar da tanıklık eder. Romalı tarihçiler Suetonius (yaklaşık 70-130) ve Tacitus (yaklaşık 55/56-120 arası) ondan söz ederler. Ama en önemlisi, Yahudi tarihçi Flavios İosephos’tur. 37 ya da 38′de doğdu, 66′da Roma’ya karşı bir ayaklanmaya katıldı ama çok geçmeden karşı tarafa geçti. Romalılar için 93-94′te halkının geçmişini anlattığı «Yahudilerin Eski Tarihi» adlı eseri yazdı. Kitapta İsa’dan «inanılmaz eylemler gerçekleştiren kişi ve tüm insanların öğretmeni» olarak söz eder.
Tek başına hiçbir metin İsa ve onun dünyası hakkında fazla bir şey söylemez. Ama hepsi bir arada, tarihçiler ve arkeologların vardıkları diğer sonuçlarla birleştirildiğinde, bu adamın ve yaşadığı dönemin portresi ortaya çıkıyor.
Milada doğru, 400.000 dolayında Yahudi kendi yurdunda, özellikle iki bölgeye yayılmış halde yaşamaktadır: Kudüs’ü çevreleyen, Ürdün’den Akdeniz’e dek uzanan Yahudiye; ve Taberiye Gölünün batısında, bir uçtan öbür uca ancak 40 kilometreyi bulan Celile.
Büyük Herodes
Hükümdarları Büyük Herodes’tir; putperest bir baba ve Yahudi bir annenin oğlu olan Herodes, politik kaderini Roma’ya bağlamıştır: Roma Senatosu ona «Yahuda Kralı» unvanını vermiştir; Herodes vergilerin bir kısmını Roma’ya aktarır; Suriye eyaletinden gelen Romalı lejyonlar, onu ayaklanmalara karşı korumak ya da itaatsizlik ederse tahttan indirmek için günlerce Kudüs’te kalabiliyorlar. Yahudiye gibi çalkantılı bir toprak parçasını yerel bir himayeci kral aracılığıyla yönetmek, Roma için askeri ve maddi açıdan daha uygundur.
Yahudiler için, onlarca yıldır süren üçlü bir krizdir bu:
– Politik açıdan, çünkü Herodes’in ve onunla birlikte sonuçta Romanın egemenliği altındadırlar.
– Kültürel açıdan, çünkü tanrılarıyla ve (örneğin ne Şabat’la ne de oruçla ilgisi olan) çok farklı yaşam tarzıyla Grek-Roma uygarlığı, Yahudiye ve Celilede yayılmaktadır.
– Dini açıdan, çünkü Tanrı’nın seçilmiş halkı belli ki aynı Tanrı tarafından terk edilmiştir. Yoksa niye Romalılar tarafından böyle aşağılansın ki?
Peki ama tekrar nasıl kurtarılabilir? Bu sorunun birçok yanıtı vardır. Bu da ülkeyi patlamaya hazır bir bombaya çevirmektedir. Çünkü Yahudiler arasında birlik yoktur.
Örneğin Sadukiler halkın gelenek bilincine sahip elit kısmını oluşturmaktadır – Kudüs Tapınağı’nın ruhani liderinin çıktığı ve yerel soyluları oluşturan aileler. Kıyamet spekülasyonlarını reddederler. Askeri güçle işbirliği yapan paye sahipleri Romayla anlaşmıştır. Halk onlardan nefret eder.
Elit kesim olarak saygı görenler Ferisilerdir. Yazı âlimlerinin çoğunluğunu oluştururlar – Musa’nın ve peygamberlerin kitaplarını okuyup onlardan güncel yasaları da oluşturan adamlar. Daha elit, daha katı geçinenler münzevi Essenlilerdir; Lût Gölü kıyısındaki Kumran’da bulunan manastır benzeri yapı muhtemelen merkezleridir. Kendilerini seçilmiş halkın seçilmişleri -sırf inançları sayesinde günü gelince kurtarılacak yegâne kişiler- olarak görürler.
Buna karşın Sicariiler ve Zelotlar yalnızca yazı eğitimine ve katıksız inanca bel bağlamazlar, ellerine silah alıp halklarının özgürlüğe kavuşması için savaşırlar. Sicariiler -sica kısa bir hançerdir- güpegündüz Kudüs’te, Romalılarla işbirliği yapan seçkin Yahudileri bıçaklayarak öldürür.
Read More about Matta İncili şöyle başlar